Arkadaşlar dizel motorun sıfır derece civarlarında ısınma süresi ne olmalıdır benim forumlardan araştırmalarım sonucunda çıkardığım sonuç starttan 15 saniye sonra hareket gaza yüklenmeme düşük devirdede kullanmamak kaydıyla tabi 5 dakika boyunca aracın motoru ısıtıldıktan sonra rahat kullanım pozisyonuna geçme ve tabi ben mesela aracı çalıştırdıktan sonra 1 kilometreye yakın yamaç aşağı gidiyorum hafif ordada pistonların yağlanması sağlanmıyo boşta giderken o aracı birden vitese takıp yüksek devirlere almamak lazım diye biliyorum ben yamacın sonuna geldiğimde direk 3e takıyorum bin 800 devire geliyo öyle devam ediyorum hafif tempo bu çıkarımlarımda eksik yada tamamen yanlış bilgiler barındırıyorsam benim yanlışlarımı dezeltmem konusunda fikirlerinizi bekliyorum.
Dizel motor sıfır derecede ısınma için süresi
- Konbuyu başlatan huss25
- Başlangıç tarihi
Ne kadar doğru bilip yapıyorum bilmiyorum ama kendi kullanımımı anlatayım
İlk çalıştırmada 1 dk beklerim daha sonra
3-5 dk normal düşük viteste gaza yüklenmeden devam eder ondan sonra normal sürüşe geçiyorum.
Yokuşlarda hiçbir zaman boşa almam onun yerine ayağımı gazdan çekerim (bunun sebebi boşta inerken yakıta etkisi olmadığına inancım ve boştaki bir aracın hakimiyetini kaybetmemek)
İlk çalıştırmada 1 dk beklerim daha sonra
3-5 dk normal düşük viteste gaza yüklenmeden devam eder ondan sonra normal sürüşe geçiyorum.
Yokuşlarda hiçbir zaman boşa almam onun yerine ayağımı gazdan çekerim (bunun sebebi boşta inerken yakıta etkisi olmadığına inancım ve boştaki bir aracın hakimiyetini kaybetmemek)
berkural34
New member
- Katılım
- 5 Nis 2012
- Mesajlar
- 645
- Tepkime puanı
- 85
- Puanları
- 0
- Yaş
- 31
Arac viteste iken ayaginizi gazdan cekerseniz tuketim sifr olur , bu sistemin adi cut-off yanlis bilmiyorsam. Bosta gitmek her zaman tehlikeli ve balatalarin omrunu kisaltir. Ben sabahlari calistirir , 30-60 sn bekledikten sonra yola cikarim , dusuk devirlerde giderek motoru isitirim. 0 derecede rolantide bekleyerek motor isincagini sanmiyorum acikcasi
araç hakimeyeti doğru bi konu dik rampalarda bende önermiyorum benimki çok hafif düşünün en sonunda 3e atıyorum 1 kilometre sonra ancak 40 filan oluyo benim böyle yapmamdaki sebep açıkcası 15 saniye bekleyin diyenlere tam inanamadağımdır 1 dakikayı doldurabilmek için boşta gidiyorum sanırım bu süreyi bende 30 saniye yapıp sonrasında boşta gitmekten vazgeçsem iyi olacak boş alışkanlık yapmasın sonra mazallah neme lazım kötü alışkanlık olur sonra
c@n
Super Moderator
Dizel araba soğuk havada 5 dakika gibi bir sürede tam olarak ısınmaz... Hareket etmeden önce 30 - 60 sn beklemek yeterlidir... Hareret göstergesi normal ısıyı gösterene kadar yavaş yavaş gaza yüklenmeden gidip sonra normal seyire geçmek mantıklı.. bu süre yaptığınız yol şartlarına göre değişir...
inimicus
New member
Benim araba otomatik vites olduğu için gaza basmadan park yerinden çıkana kadar 1 dakika sabit giderim (biraz gerzekçe şark kurnazlığı ama vakit yok) sonra da kalan 1700 metreyi sakin sakin alırım. Zaten ondan sonra okula varmış oluyorum 
omurkadir
New member
dizel motora en zarar veren seylerden biri de kisa mesafe kullanim abi hem de yakit tuketimi fazla zaten diyerek seni spor yapmaya tesvik ediyorum abi emin ol motordan cabuk isinirsinBenim araba otomatik vites olduğu için gaza basmadan park yerinden çıkana kadar 1 dakika sabit giderim (biraz gerzekçe şark kurnazlığı ama vakit yok) sonra da kalan 1700 metreyi sakin sakin alırım. Zaten ondan sonra okula varmış oluyorum
gejder
New member
Ynt: Dizel motor sıfır derecede ısınma için süresi
GT-N7100 cihazımdan Tapatalk 2 ile gönderildi
Rolantide 30-40sn bekle yaglamayi yapar sonra bayir inerken 2.vites te kendi haline birak arabayi 2000 devir i gecirtme tatli fren yap gerekirse bayir i indikten snra istedigin gibi kullan bayiri indiginde hararet ibren 45-50lerde olucaktir
GT-N7100 cihazımdan Tapatalk 2 ile gönderildi
Cevap: Ynt: Dizel motor sıfır derecede ısınma için süresi
aynen öyle oluyo rampanın sonunda 3e bırakıyorum 50 gibi bişey oluyo ama bugün 2ye attım boşta gitmesin diye öyle gitti zaten eğim hafif olduğu için hızlanamıyo yavaşlıktan biraz canım sıkılıyo ama dizel sonuçta yapcak bişey yok son rampanın eteklerine gelince 3e atıyorum düze inince devir kaybettirmeden 2bin devir civarında devam ediyorum boşta gitmemle arasındaki tek fark 15 yada 20 saniye geç oluyo 15 saniyede başlangıçta bekliyorum yarım dakka şimdi orda o 15 saniyeyi geçirecek bişeyler bulmak lazım bu arada işyerinin arabasıyla gidip geliyorum bahsettiğim araç doblo 1.3
ŞÖYLE BİR YAZI BULDUM İTÜ SÖZLÜKTEN ALINTIDIR.
yeni başlayanlar için dizel otomobil
motorin alın. ayrıca sadece yeni başlayanlara değil, profesyonellere de tavsiyelerim olacak:
motorin alın.
edit: başlık başıma
(busburak, 04.03.2008 01:10 ~ 20.03.2008 00:54)
evvela "hayırlı olsun" diyerek başlayalım. dizel motora sahip bir otomobil iyidir, hoştur. düşük yakıt tüketmesinin yanı sıra, düşük devirde yüksek tork üretmek gibi güzel bir özelliği barındırmasından dolayı "acemiyim ben, kaldırırken istop eder miyim?" kaygılarının asgariye indiği bir araca sahipsiniz. lakin dizel motorlu araçların kullanımı ile ilgili dikkat edilmesi gereken hususlar var:
-ilk dizel otomobiller turbo beslemeli değildi. bu yüzden hantaldılar. artık hemen hemen her dizel motorlu otomobilde turboşarj ünitesi var. bu ünitenin faydası, arabaya yüksek beygir gücü, tork derken size hitap eden kısmıyla "ataklık" kazandırması. dikkat etmeniz gereken kısmı ise gaza yüklendiğiniz anda yanıt vermeme ihtimali*. bu yüzden, arabaya alışana kadar, yani arabanın hangi viteste, hangi devirde kendini nasıl toparladığına, ne kadar gaza yüklendiğinizde nasıl hızlandığına alışmadan gaza fazla yüklenmeyin. ekseri fiat'ın multi jet motorlarında, opel'in cdti motorlarında ve ford'un "ihtiyaç halinde torku artırırım" dediği tdci motorlarında bu hadise önemli. gaz pedalına yüklenmenize motorun verdiği yanıt geç olurken hiç beklemediğiniz bir anda ivmelenen arabanız bir anda öndeki arabanın götüne yapışabilir.
-dizel motorların parçaları benzinli motorlara göre pahalıdır. örneğin, benzinli motorun bujisi sigara parasıyken dizel motorun enjektörünün parası kartonlarca sigara parasıdır; hatta phillip morris'e ortak gidersiniz. bu yüzden sık parça değiştirmemesi için dizel motorun bakımının düzenli yapılması çok çok önemlidir. servis süresi beklenmeksizin yağ seviyesi kontrol edilmelidir. ayrıca yakıt filtresinin suyu düzenli olarak boşaltılmalıdır; çünkü motorin tabiatı gereği filtreyi benzine göre daha fazla kullanır. en kötü ihtimalle her 5000 km'de bir yakıt filtresini boşaltmanızı tavsiye ederim.
-dizel motorlu otomobil durduğu yerde kolay kolay ısınmaz. kışın çalıştırıp "hele bir motor ısınsın, kaloriferi açarım, içeri de ısınır, yola öyle çıkarım" diye düşünmeyin. benzinli motorlu araçlarda o mantık yerken dizel motorlu araçlarda öyle çok beklersiniz. dizel motorun çabuk ısınmasını istiyorsanız tek çaresi arabayı yürütmektir. yani marşa basın, vitese takın, yola çıkın, 5 dakika sonra da gönül rahatlığıyla kaloriferi açın. bu şekilde içerisi sıcacık olur.
-piyasadaki yaygın bir yanlış kanı, dizel motorun ömrünün benzinli motordan az olduğu yönündedir. oysa ki iyi bakılmış bir dizel motor, her zaman bir benzinli motordan daha uzun ömürlü olacak, otomobilinin sahibine uzun süre hizmet edecektir. ortalama bir dizel motor, 200 000 km'de piston bileziklerinin değiştirilmesini ister, 400 000 km'de ise "benden bu kadar" der. eğer iyi bakılırsa, bu ömrünü 800 000 km'ye çıkaran dizel otomobiller görülmüştür.
-dizel otomobiliniz eğer egzozdan siyah duman atıyorsa dikkat edin. ya yakıtınız kalitesizdir, ya da yakıt filtrenizin ömrü dolmuştur. eğer bu ikisi de değilse motorunun ciddi miktarda yağ yakmaya başlamış demektir ki bu feci bir hadisedir. soğuk hava haricinde siyah duman atan dizel motor her zaman "araba bize bir şeyler demeye çalışıyor" diye ciddiye alınmalıdır.
-her motor yağı dizel motora uymaz. üzerinde "dizel motor yağı" yazmayan yağı motora eklemeyin. aman diyim.
(eksiksizuyum, 15.03.2010 21:21)
satın almak istediğiniz marka-modelin dizel motorlu versiyon ile benzinlisi arasındaki fiyat farkına dikkat edin.
benzinli versiyonun daha düşük fiyatlı olabileceğini, bu sebeple dizel aracınızla, onu satın alırken ödediğiniz fiyat farkını belirli mesafe ve ya belirli süre kullanımın sonrasında kapatabileceğinizi unutmayın. zira pek çok markada bu ortalama 2-6 yıl ve ya 60-90 bin kilometre kullanımı bulabiliyor.
yıllık katedeceğiniz kilometre 10 bin kilometre civarlarındaysa dizel macerasına girişmemeniz önerilir.
(luto, 15.03.2010 21:37 ~ 22.03.2010 21:40)
piyasadaki çoğu dizelin aşırı beslemeli olduğunu düşünürsek, gaz pedalını tekmelemek suretiyle kullanmakla turbo türbinlerini kısa sürede pert edebilirsiniz. turbo, egzoz manifoldu üzerinden çalıştığı için egzoz gazının aniden kesilmesi ya da ani yüklenmesi fanlara bindirir, hatta ani gaz kesimi ters tepki gibisinden bi şey de yapabilir diye duymuştum, ve de mantıklı. doğal olarak bunu yapmayın. benzer şekilde gaza motorun maksimum tork devrine ulaşmadan tam yüklenmek de turbo fanlarının hızı yeterince yüksek olmadığından zararlıdır. bunlar tüm aşırı beslemeli araçlar için geçerli tabi. sadece dizellere has olarak da, araç debriyaj kullanmadan da rahatça ilerlese bile mazot pompasının kurum tutmaması açısından biraz devirli (1500 civarı) kalkmanın daha yararlı olacağını okumuştum. bir de bu arkadaşlar yakıt konusunda benzinlilerden daha hassas, ve enjektörlerin temizliği de daha önemli. zira değişmeleri bayağı bi patırtı kopartıyor imiş bütçelerde.
motor soğukken de ısınana kadar pek yüklenmemek yerinde olurmuş. benzinliler gibi değil bunlar. ayrıca da anladım ki bana göre değil bu motora sahip araçlar. insan bazen 6000'lerde vites değiştirmek istiyo ama yok. kesiyo anında. çabuk vites değiştirmek gerekiyo.
(doktordan temiz tesla bobini, 15.03.2010 22:25 ~ 12.02.2011 19:52)
amacınız serilik ve hız değilde ekonomiyse dizel motorlu araç alın.bundan gitmiyor manasını çıkarmayın çünkü dizel araçların tabiri caizse kaçması iyidir lakin bunla orantılı biçimde yakıt yakma oranı da yükselir.sakin sakin devirsiz kullanın.o zaman amacı olan ekonomideki güzelliğini görürsünüz.
(yineyenidenkobalamin, 15.03.2010 22:27)
-eğer dizel motorlu otomobiliniz bir zamanların popüler olan üç silindir turbo beslemeli arabalarından ise (2007'den eski seat, skoda, vw 1.4 tdi ve 2006'dan eski hyundai 1.5 crdi gibi) marşa basarken ve istop ederken motorun zıppır zıppır zıplaması, hatta arabanın sarsılması gayet normal bir hadisedir; panik yapmayın. eğer bu sarsılma rölantide dahi devam ediyorsa işte o zaman panik yapabilirsiniz.
-intercooler'ı absürt yerleştirilmiş araçları çalıştırırken (misal hyundai) normal araçlara nazaran biraz daha uzun süre marşa basmanız gerekebilir; panik yapmayın. hava dolanıp silindirlere girene kadar elli tur atıyor.
-akü bakımı çok önemli. şimdi tutup "yeni aküler bakım gerektirmiyor eki eki" demeyin, küserim. voltajını ölçtürmek gerekebilir. dizel otomobiller benzinlilere nazaran daha hızlı akü tüketirler.
-hava filtresi temizliği, benzinli arabarınkine nazaran daha önemlidir. eğer hava filtresine erişimi kolay bir dizel motorlu araca sahipseniz arada açıp kendiniz bakın, gerekirse servis zamanını beklemeden değiştirin. zaten ucuz bir parça. ciddi bir masrafı yok.
(eksiksizuyum, 16.03.2010 02:06)
-2000 cc'ye kadar olan motorlar için konuşuyorum, imanına kadar bassanız bile motor devri 4500 d/d'yı zor geçer. zaten aynı model bir aracın benzinli ve dizel araçlarını karşılaştırırsanız, kimi markaların benzinli araçlarının devir sayacı 8000'e kadar iken dizel araçlarınınki 6000 d/d'ya kadardır; bunun 4500 d/d'dan sonrası da kırmızı bölgedir (renault hariç, onda standart gösterge paneli var nedense). o yüzden benzinli araçlardaki gibi "hele bi 4500 deviri görsün de vites atayım" diye performans sürüşü hayaller kurmayın, sonra vites kolu elinizde kalırsınız. normal şartlarda ve klima sıcaklığında 3000 d/d'yı geçmemenizi, genel olarak da 1500 d/d'nın altına düşmemenizi tavsiye ederim. motor hacmi küçükse 2500 d/d vites değiştirmek için ideal bir devirdir. tabi bu devir meseleleri tamamen modelden modele göre değişir; çünkü vites dişli oranları farklılık gösterir.
(eksiksizuyum, 16.03.2010 02:14)
aracın turbo dizel olduğu kabulüyle,
i. turbo yeteri kadar yağlanacak duruma gelmeden, yani motor tam olarak ısınmadan yüksek devirler yapmayın.
ii. zaten yüksek devir de yapmayın. twin spark değil o, dizel. motoruna göre fark etmekle beraber 2000-4000 devir/dakika en ideal kullanım devridir.
iii. evet gaza basmadan debriyajı kaldırınca otomatik vites gibi araç gidebiliyor. çünkü bu dizel, rölanti devrinde bile yüksek tork üretiyor. 2000 cc hdi motorlu bir peugeot, hiç gaza basmadan 4. vitese kadar çıkıp 70 kilometre hıza ulaşabilmektedir.
iv. 2000 devire kadar ağır ağır hızlandığına aldanıp çok yüklenmeyin, bu devirden sonra araç muhtemelen aniden fırlayacağı için acemi sürücüler sakata gidebilir.
v. 2000 cc ve üzeri turbo dizel araçlar birer gizli kahramandır. arkadan selektör yakan doblo'lar, partner'ler ve transporter'lar böyle motorlar barındırmaktadır ve çoğunlukla şirketin aracın sağlığını önemsemeyen elemanı tarafından kullanılmaktadır. görünce kaçınız, 1400 cc benzinli araçlarla katiyen aşık atmaya kalkmayınız.
vi. turbo dizel aracı park eder etmez hemen kontak kapamayınız. rölantide bir süre bırakarak turbo pallerinin yavaşlamasını bekleyiniz.
vii. yakıt kalitesi dizeller için önemli bir husustur. shell v-power diesel tavsiye edilir. arada bir de depoya yakıt katkısı atılsa fena olmaz. türkiye'deki yakıtlarda tortular bir süre sonra yakıt deposunun dibinde birikmektedir. bu sebeple aracın bu tortuları motora göndermemesi için, çeyrek deponun altında yakıt miktarıyla aracı çok kullanmamaya dikkat edin.
viii. özellikle soğuk havalarda, kontağı bir adım çevirdikten sonra aracın uyarı ışıkları sönmeden marşa basmayın. yakıt kızdırıcılarının hazırlanmasını bekleyin.
(wondrous, 25.06.2011 14:21)
-common rail ya da euro4 teknolojili motor varsa, yakıtınızı opet ya da totalden alın. euro diesel diye piyasada bulunan birçok yakıtın aslında euro diesel kriterlerini tam olarak sağlamaz. euro dieseli farklı kılan en önemli husus içinde kükürt miktarıdır. ve olması gerek ppm sadece opet ve total yakıtlarında bulunur.
-asla ve asla bakımlarını ihmal etmeyin. en fazla periyodik bakım kilometrelerinden %10 km daha geçirin, daha fazlasını yapmayın. örneğin 15,000 km'de bir bakıma giriyorsanız 16,500 km'ye kadar yolunuz var.
-motoru çok fazla zorlamayın. unutmayın ki dizeldeki asıl beklentiniz performans değil. yoksa aniden turbo borusunu patlatabilir, turbo yağlamasını kesebilir, turboya yağ gitmemesine neden olabilir, yağ gitmediği için kırılan turbo panelleri motorun içine girebilir, motoru dağıtabilir, en ucuzu 5000 lira civarı bir faturayla karşılaşabilirsiniz.
-bakım olarak en önemlisi triger setidir. tabi ki triger kayışı var ise. triger kayışını mutlaka zamanından değiştirin. her markanın ayrı bir kayış ömrü var. renaultlarda 60.000 km veya 4 yıl. daha sonradan bazılarını 75.000 km yaptılar gerçi. km dolmasa da mutlaka yılında değiştirin. yoksa kopan triger kayışından dolayı motor revizyona varabilecek ciddi masraflar oluşabilir.
-her 30,000 km'de bir yakıt sistemi temizliği yaptırın. her ne kadar alınan mazotlar temiz memiz dense de maalesef güven olmuyor. içerisindeki pislikler çok kolay enjektör memelerini tıkayabiliyor. bu yüzden periyodik olarak bu temizliği yaptırın. yaklaşık 50-60 lira bir ücreti var. kendiniz harici katkı katmayın.
-yakıt alırken üzerine basa basa dizel olduğunu söyleyin. yoksa o istasyondaki gerizekalı pompacı sevgilisine mesaj atarken benzini dayayabiliyor. yok artık demeyin. senede 10-15 tane kadar böyle araç servise gelir.
-diyelim ki yanlışlıkla benzin koymuş o gerizekalı pompacı. ve siz de motorun takır takır çalışmasından bunu anladınız. anında stop edinve yol yardımı çağırarak yetkili servise çektirin aracınızı. mazot yağlı olduğundan dolayı aynı zamanda mazot pompası gibi yerleri yağlama görevini de görür. benzinde çalışan bir yakıt pompası anında traktör motoru gibi ses çıkarır. bilginize. he devam mı ettiniz. siz bilirsiniz. yakıt deposundan enjektörlere kadar her parç değişecek. yakıt pompasının arasına 10,000 lira civarı para sıkışmış.
-mutlaka ve mutlaka yakıt aldıktan faturasını alın. alınan kötü yakıttan dolayı oluşan masrafı yakıt istasyonlarına ödetebilirsiniz. çok oldu şimdiye kadar.
(gxl, 25.06.2011 14:38 ~ 14:40)
ilk 1500 km. de 2. vitese geçişi 2000 devir civarı yapın ve herhangi bir viteste 2500-3000 deviri aşmamaya özen gösterin.
aslında pek çok husus aracın kullanım klavuzunda yazmaktadır. navigasyon, müzikçalar ile ilgili bilgileri okumadan önce kullanım konusundaki uyarılar okunmalıdır.
(luto, 25.06.2011 14:55)
en büyük hata benzinli araç kullanır gibi devirsiz kullanmaktır. devirsiz kullanımda yakıt düşer ama özellikle aracın turbosuna büyük zarar verir. vites geçişlerini mümkün olduğunca uzun tutun. dizel motorun ömrünü uzatan en önemli hususlardan biri dediğim gibi devirli kullanımdır. 2500-3000 devir idealdir.
(sexen, 25.06.2011 14:57)
orasına dikkat burasına dikkat edecem diyerek kendinizi stresten hasta edeceğinize alın benzinli bir araç paşalar gibi ağzına sıça sıça binin. dizel alıp bozulunca bütçeniz sarsılacağına benzinli alın her gün azar azar bütçeniz sarsılsın ama en azından altınızdakine sevgiliniz gibi değilde arabanız gibi davranma şansınız olsun.
(cibinlikteyatanadam, 11.09.2011 19:08)
yeni başlayanlar için dizel otomobil
motorin alın. ayrıca sadece yeni başlayanlara değil, profesyonellere de tavsiyelerim olacak:
motorin alın.
edit: başlık başıma
(busburak, 04.03.2008 01:10 ~ 20.03.2008 00:54)
evvela "hayırlı olsun" diyerek başlayalım. dizel motora sahip bir otomobil iyidir, hoştur. düşük yakıt tüketmesinin yanı sıra, düşük devirde yüksek tork üretmek gibi güzel bir özelliği barındırmasından dolayı "acemiyim ben, kaldırırken istop eder miyim?" kaygılarının asgariye indiği bir araca sahipsiniz. lakin dizel motorlu araçların kullanımı ile ilgili dikkat edilmesi gereken hususlar var:
-ilk dizel otomobiller turbo beslemeli değildi. bu yüzden hantaldılar. artık hemen hemen her dizel motorlu otomobilde turboşarj ünitesi var. bu ünitenin faydası, arabaya yüksek beygir gücü, tork derken size hitap eden kısmıyla "ataklık" kazandırması. dikkat etmeniz gereken kısmı ise gaza yüklendiğiniz anda yanıt vermeme ihtimali*. bu yüzden, arabaya alışana kadar, yani arabanın hangi viteste, hangi devirde kendini nasıl toparladığına, ne kadar gaza yüklendiğinizde nasıl hızlandığına alışmadan gaza fazla yüklenmeyin. ekseri fiat'ın multi jet motorlarında, opel'in cdti motorlarında ve ford'un "ihtiyaç halinde torku artırırım" dediği tdci motorlarında bu hadise önemli. gaz pedalına yüklenmenize motorun verdiği yanıt geç olurken hiç beklemediğiniz bir anda ivmelenen arabanız bir anda öndeki arabanın götüne yapışabilir.
-dizel motorların parçaları benzinli motorlara göre pahalıdır. örneğin, benzinli motorun bujisi sigara parasıyken dizel motorun enjektörünün parası kartonlarca sigara parasıdır; hatta phillip morris'e ortak gidersiniz. bu yüzden sık parça değiştirmemesi için dizel motorun bakımının düzenli yapılması çok çok önemlidir. servis süresi beklenmeksizin yağ seviyesi kontrol edilmelidir. ayrıca yakıt filtresinin suyu düzenli olarak boşaltılmalıdır; çünkü motorin tabiatı gereği filtreyi benzine göre daha fazla kullanır. en kötü ihtimalle her 5000 km'de bir yakıt filtresini boşaltmanızı tavsiye ederim.
-dizel motorlu otomobil durduğu yerde kolay kolay ısınmaz. kışın çalıştırıp "hele bir motor ısınsın, kaloriferi açarım, içeri de ısınır, yola öyle çıkarım" diye düşünmeyin. benzinli motorlu araçlarda o mantık yerken dizel motorlu araçlarda öyle çok beklersiniz. dizel motorun çabuk ısınmasını istiyorsanız tek çaresi arabayı yürütmektir. yani marşa basın, vitese takın, yola çıkın, 5 dakika sonra da gönül rahatlığıyla kaloriferi açın. bu şekilde içerisi sıcacık olur.
-piyasadaki yaygın bir yanlış kanı, dizel motorun ömrünün benzinli motordan az olduğu yönündedir. oysa ki iyi bakılmış bir dizel motor, her zaman bir benzinli motordan daha uzun ömürlü olacak, otomobilinin sahibine uzun süre hizmet edecektir. ortalama bir dizel motor, 200 000 km'de piston bileziklerinin değiştirilmesini ister, 400 000 km'de ise "benden bu kadar" der. eğer iyi bakılırsa, bu ömrünü 800 000 km'ye çıkaran dizel otomobiller görülmüştür.
-dizel otomobiliniz eğer egzozdan siyah duman atıyorsa dikkat edin. ya yakıtınız kalitesizdir, ya da yakıt filtrenizin ömrü dolmuştur. eğer bu ikisi de değilse motorunun ciddi miktarda yağ yakmaya başlamış demektir ki bu feci bir hadisedir. soğuk hava haricinde siyah duman atan dizel motor her zaman "araba bize bir şeyler demeye çalışıyor" diye ciddiye alınmalıdır.
-her motor yağı dizel motora uymaz. üzerinde "dizel motor yağı" yazmayan yağı motora eklemeyin. aman diyim.
(eksiksizuyum, 15.03.2010 21:21)
satın almak istediğiniz marka-modelin dizel motorlu versiyon ile benzinlisi arasındaki fiyat farkına dikkat edin.
benzinli versiyonun daha düşük fiyatlı olabileceğini, bu sebeple dizel aracınızla, onu satın alırken ödediğiniz fiyat farkını belirli mesafe ve ya belirli süre kullanımın sonrasında kapatabileceğinizi unutmayın. zira pek çok markada bu ortalama 2-6 yıl ve ya 60-90 bin kilometre kullanımı bulabiliyor.
yıllık katedeceğiniz kilometre 10 bin kilometre civarlarındaysa dizel macerasına girişmemeniz önerilir.
(luto, 15.03.2010 21:37 ~ 22.03.2010 21:40)
piyasadaki çoğu dizelin aşırı beslemeli olduğunu düşünürsek, gaz pedalını tekmelemek suretiyle kullanmakla turbo türbinlerini kısa sürede pert edebilirsiniz. turbo, egzoz manifoldu üzerinden çalıştığı için egzoz gazının aniden kesilmesi ya da ani yüklenmesi fanlara bindirir, hatta ani gaz kesimi ters tepki gibisinden bi şey de yapabilir diye duymuştum, ve de mantıklı. doğal olarak bunu yapmayın. benzer şekilde gaza motorun maksimum tork devrine ulaşmadan tam yüklenmek de turbo fanlarının hızı yeterince yüksek olmadığından zararlıdır. bunlar tüm aşırı beslemeli araçlar için geçerli tabi. sadece dizellere has olarak da, araç debriyaj kullanmadan da rahatça ilerlese bile mazot pompasının kurum tutmaması açısından biraz devirli (1500 civarı) kalkmanın daha yararlı olacağını okumuştum. bir de bu arkadaşlar yakıt konusunda benzinlilerden daha hassas, ve enjektörlerin temizliği de daha önemli. zira değişmeleri bayağı bi patırtı kopartıyor imiş bütçelerde.
motor soğukken de ısınana kadar pek yüklenmemek yerinde olurmuş. benzinliler gibi değil bunlar. ayrıca da anladım ki bana göre değil bu motora sahip araçlar. insan bazen 6000'lerde vites değiştirmek istiyo ama yok. kesiyo anında. çabuk vites değiştirmek gerekiyo.
(doktordan temiz tesla bobini, 15.03.2010 22:25 ~ 12.02.2011 19:52)
amacınız serilik ve hız değilde ekonomiyse dizel motorlu araç alın.bundan gitmiyor manasını çıkarmayın çünkü dizel araçların tabiri caizse kaçması iyidir lakin bunla orantılı biçimde yakıt yakma oranı da yükselir.sakin sakin devirsiz kullanın.o zaman amacı olan ekonomideki güzelliğini görürsünüz.
(yineyenidenkobalamin, 15.03.2010 22:27)
-eğer dizel motorlu otomobiliniz bir zamanların popüler olan üç silindir turbo beslemeli arabalarından ise (2007'den eski seat, skoda, vw 1.4 tdi ve 2006'dan eski hyundai 1.5 crdi gibi) marşa basarken ve istop ederken motorun zıppır zıppır zıplaması, hatta arabanın sarsılması gayet normal bir hadisedir; panik yapmayın. eğer bu sarsılma rölantide dahi devam ediyorsa işte o zaman panik yapabilirsiniz.
-intercooler'ı absürt yerleştirilmiş araçları çalıştırırken (misal hyundai) normal araçlara nazaran biraz daha uzun süre marşa basmanız gerekebilir; panik yapmayın. hava dolanıp silindirlere girene kadar elli tur atıyor.
-akü bakımı çok önemli. şimdi tutup "yeni aküler bakım gerektirmiyor eki eki" demeyin, küserim. voltajını ölçtürmek gerekebilir. dizel otomobiller benzinlilere nazaran daha hızlı akü tüketirler.
-hava filtresi temizliği, benzinli arabarınkine nazaran daha önemlidir. eğer hava filtresine erişimi kolay bir dizel motorlu araca sahipseniz arada açıp kendiniz bakın, gerekirse servis zamanını beklemeden değiştirin. zaten ucuz bir parça. ciddi bir masrafı yok.
(eksiksizuyum, 16.03.2010 02:06)
-2000 cc'ye kadar olan motorlar için konuşuyorum, imanına kadar bassanız bile motor devri 4500 d/d'yı zor geçer. zaten aynı model bir aracın benzinli ve dizel araçlarını karşılaştırırsanız, kimi markaların benzinli araçlarının devir sayacı 8000'e kadar iken dizel araçlarınınki 6000 d/d'ya kadardır; bunun 4500 d/d'dan sonrası da kırmızı bölgedir (renault hariç, onda standart gösterge paneli var nedense). o yüzden benzinli araçlardaki gibi "hele bi 4500 deviri görsün de vites atayım" diye performans sürüşü hayaller kurmayın, sonra vites kolu elinizde kalırsınız. normal şartlarda ve klima sıcaklığında 3000 d/d'yı geçmemenizi, genel olarak da 1500 d/d'nın altına düşmemenizi tavsiye ederim. motor hacmi küçükse 2500 d/d vites değiştirmek için ideal bir devirdir. tabi bu devir meseleleri tamamen modelden modele göre değişir; çünkü vites dişli oranları farklılık gösterir.
(eksiksizuyum, 16.03.2010 02:14)
aracın turbo dizel olduğu kabulüyle,
i. turbo yeteri kadar yağlanacak duruma gelmeden, yani motor tam olarak ısınmadan yüksek devirler yapmayın.
ii. zaten yüksek devir de yapmayın. twin spark değil o, dizel. motoruna göre fark etmekle beraber 2000-4000 devir/dakika en ideal kullanım devridir.
iii. evet gaza basmadan debriyajı kaldırınca otomatik vites gibi araç gidebiliyor. çünkü bu dizel, rölanti devrinde bile yüksek tork üretiyor. 2000 cc hdi motorlu bir peugeot, hiç gaza basmadan 4. vitese kadar çıkıp 70 kilometre hıza ulaşabilmektedir.
iv. 2000 devire kadar ağır ağır hızlandığına aldanıp çok yüklenmeyin, bu devirden sonra araç muhtemelen aniden fırlayacağı için acemi sürücüler sakata gidebilir.
v. 2000 cc ve üzeri turbo dizel araçlar birer gizli kahramandır. arkadan selektör yakan doblo'lar, partner'ler ve transporter'lar böyle motorlar barındırmaktadır ve çoğunlukla şirketin aracın sağlığını önemsemeyen elemanı tarafından kullanılmaktadır. görünce kaçınız, 1400 cc benzinli araçlarla katiyen aşık atmaya kalkmayınız.
vi. turbo dizel aracı park eder etmez hemen kontak kapamayınız. rölantide bir süre bırakarak turbo pallerinin yavaşlamasını bekleyiniz.
vii. yakıt kalitesi dizeller için önemli bir husustur. shell v-power diesel tavsiye edilir. arada bir de depoya yakıt katkısı atılsa fena olmaz. türkiye'deki yakıtlarda tortular bir süre sonra yakıt deposunun dibinde birikmektedir. bu sebeple aracın bu tortuları motora göndermemesi için, çeyrek deponun altında yakıt miktarıyla aracı çok kullanmamaya dikkat edin.
viii. özellikle soğuk havalarda, kontağı bir adım çevirdikten sonra aracın uyarı ışıkları sönmeden marşa basmayın. yakıt kızdırıcılarının hazırlanmasını bekleyin.
(wondrous, 25.06.2011 14:21)
-common rail ya da euro4 teknolojili motor varsa, yakıtınızı opet ya da totalden alın. euro diesel diye piyasada bulunan birçok yakıtın aslında euro diesel kriterlerini tam olarak sağlamaz. euro dieseli farklı kılan en önemli husus içinde kükürt miktarıdır. ve olması gerek ppm sadece opet ve total yakıtlarında bulunur.
-asla ve asla bakımlarını ihmal etmeyin. en fazla periyodik bakım kilometrelerinden %10 km daha geçirin, daha fazlasını yapmayın. örneğin 15,000 km'de bir bakıma giriyorsanız 16,500 km'ye kadar yolunuz var.
-motoru çok fazla zorlamayın. unutmayın ki dizeldeki asıl beklentiniz performans değil. yoksa aniden turbo borusunu patlatabilir, turbo yağlamasını kesebilir, turboya yağ gitmemesine neden olabilir, yağ gitmediği için kırılan turbo panelleri motorun içine girebilir, motoru dağıtabilir, en ucuzu 5000 lira civarı bir faturayla karşılaşabilirsiniz.
-bakım olarak en önemlisi triger setidir. tabi ki triger kayışı var ise. triger kayışını mutlaka zamanından değiştirin. her markanın ayrı bir kayış ömrü var. renaultlarda 60.000 km veya 4 yıl. daha sonradan bazılarını 75.000 km yaptılar gerçi. km dolmasa da mutlaka yılında değiştirin. yoksa kopan triger kayışından dolayı motor revizyona varabilecek ciddi masraflar oluşabilir.
-her 30,000 km'de bir yakıt sistemi temizliği yaptırın. her ne kadar alınan mazotlar temiz memiz dense de maalesef güven olmuyor. içerisindeki pislikler çok kolay enjektör memelerini tıkayabiliyor. bu yüzden periyodik olarak bu temizliği yaptırın. yaklaşık 50-60 lira bir ücreti var. kendiniz harici katkı katmayın.
-yakıt alırken üzerine basa basa dizel olduğunu söyleyin. yoksa o istasyondaki gerizekalı pompacı sevgilisine mesaj atarken benzini dayayabiliyor. yok artık demeyin. senede 10-15 tane kadar böyle araç servise gelir.
-diyelim ki yanlışlıkla benzin koymuş o gerizekalı pompacı. ve siz de motorun takır takır çalışmasından bunu anladınız. anında stop edinve yol yardımı çağırarak yetkili servise çektirin aracınızı. mazot yağlı olduğundan dolayı aynı zamanda mazot pompası gibi yerleri yağlama görevini de görür. benzinde çalışan bir yakıt pompası anında traktör motoru gibi ses çıkarır. bilginize. he devam mı ettiniz. siz bilirsiniz. yakıt deposundan enjektörlere kadar her parç değişecek. yakıt pompasının arasına 10,000 lira civarı para sıkışmış.
-mutlaka ve mutlaka yakıt aldıktan faturasını alın. alınan kötü yakıttan dolayı oluşan masrafı yakıt istasyonlarına ödetebilirsiniz. çok oldu şimdiye kadar.
(gxl, 25.06.2011 14:38 ~ 14:40)
ilk 1500 km. de 2. vitese geçişi 2000 devir civarı yapın ve herhangi bir viteste 2500-3000 deviri aşmamaya özen gösterin.
aslında pek çok husus aracın kullanım klavuzunda yazmaktadır. navigasyon, müzikçalar ile ilgili bilgileri okumadan önce kullanım konusundaki uyarılar okunmalıdır.
(luto, 25.06.2011 14:55)
en büyük hata benzinli araç kullanır gibi devirsiz kullanmaktır. devirsiz kullanımda yakıt düşer ama özellikle aracın turbosuna büyük zarar verir. vites geçişlerini mümkün olduğunca uzun tutun. dizel motorun ömrünü uzatan en önemli hususlardan biri dediğim gibi devirli kullanımdır. 2500-3000 devir idealdir.
(sexen, 25.06.2011 14:57)
orasına dikkat burasına dikkat edecem diyerek kendinizi stresten hasta edeceğinize alın benzinli bir araç paşalar gibi ağzına sıça sıça binin. dizel alıp bozulunca bütçeniz sarsılacağına benzinli alın her gün azar azar bütçeniz sarsılsın ama en azından altınızdakine sevgiliniz gibi değilde arabanız gibi davranma şansınız olsun.
(cibinlikteyatanadam, 11.09.2011 19:08)
emnim sonunda iyiki okudum demişsindir
sıkmıyo insanı sürüklüyo