ERGIN
New member
- Katılım
- 7 Eyl 2014
- Mesajlar
- 209
- Tepkime puanı
- 76
- Puanları
- 0
Mazda 1.5 Skyactiv-G Sedan AT - 24/05/2014
Bugün aslında bir arkadaşımla beraber Opel Astra J 1.6 136 BG test etmeyi planlıyorduk.
Ancak test randevusu için ayrılan araçta motor ile ilgili bir sorun olduğunu (Yakıt konusunda hassasmış...) belirttikleri için yolumuzun üzerinde bulunan Mazda bayisinde soluğu aldık; bayi çalışanları ricamızı kırmayıp uzun test sürüşü için kırmızı renk sedan bir Mazda3 tahsis ettiler.
Ekli dosyayı görüntüle 1646
+'ları:
- Dış tasarım. Sedan'ın tasarımı çok başarılı, çekici ve albenili duruyor. Kırmızı renk her ne kadar tercih etmeyeceğim bir renk olsa da araca çok yakışmış. 18" lik jantlarında etkisiyle aracın bütününe baktığımızda spor-sedan tarzına uyan tasarımı beğenmemek elde değil.
- Tüketim. Araç Benzinli ve tork konvertörlü otomatik şanzımana sahip olmasına rağmen ortalama tüketimi karmada 7,0 lt'ydi. Benzer parkurda bir önceki aracım olan yeni kasa Civic aracım ortalama 8,3-8,5 değerler sunardı. Bu açıdan Skyactiv-G teknolojili motorun başarılı yapısını kabullenmek gerekiyor.
- Şanzıman. Tork konvertörlü otomatik şanzıman ne normal kullanımda ne de sert kullanımda bir an bile bocalama yaşamıyor ve çift kavramalı salak robotizelerin gerekliliğini sorgulatacak kadar hızlı geçişler yapıyor.
Çok başarılı geçişlerinin haricinde direksiyonun arkasından ve vites kolu üzerinden manuel müdahele şansı sunan şanzımanın bence tek kusuru vites büyütmek isteiğinizde kolu kendinize doğru çekmeniz, vites küçültmek istediğinizde öne doğru itmeniz yani piyasadaki bir çok aracın tam tersi yönünde bu işlemleri yapmanız gerekmesi.
Buna rağmen özellikle geçişlerindeki kararlılığı ile piyasadaki en iyi 2-3 şanzımandan birisi bu şanzıman.
- İç mekan kalitesi. Aracın iç mekanında kapılar, konsolun üst kısımları gibi bir çok yerinde yumuşak ve kaliteli plastik kullanılmış. Alt kısımlarda ise ne çok sert ne de çok yumuşak plastik kullanılmış. Malzeme kalitesinin haricinde işçilik açısından araca baktığımızda 6.000 km'deki test aracının her hangi bir yerinde ses gelmiyor ve parça birleşim noktalarını dikkatle incelediğinizde bir kusur bulamıyorsunuz.
- Yol tutuş. E-5 üzerinde trafik el verdikçe zorladığım araç özellikle kavşak dönüşlerine hızlı girilen anlarda savrulmayarak tolerans limitinin ne kadar üst seviyelerde olduğunu kanıtladı. Bu anlarda aracı daha da zorlarsanız kayma ön taraftan başlıyor ancak bu limitlerde Focus bile yoldan kopmalar yaşıyacaktır. Özetle yol tutuşunu çok beğendim aracın.
- Direksiyon. Aracın direksiyonu ufak çapı ve etli yapısıyla göz dolduruyor. Aynı şekilde direksiyon sistemini, hem hassasiyetinin yüksek olması hemde yol hakkında oldukça net tepkileri sürücüye iletmesini sonucu çok başarılı buldum.
-'leri:
- Ön konsol tasarımı. Her şeyden önce yeni Mercedes modellerinde olduğu gibi Mazda3'tede orta konsolün üstüne emanet gibi duran ve gizlenemeyen 7" lik bir ekran konulmuş. Ekran her ne kadar işlevsel olsa da çok afedersiniz ama ortada en kibar tabirle "sap" gibi duruyor. Bu ekran gereken zamanlarda ya gizlenebilmeliydi veya orta konsola entegre edilmeliydi.
Ekli dosyayı görüntüle 1647
- Performans. Aracın yakıt tüketiminden bahsetmişken karşılaştırdığım Civic'e göre başarılı tüketimi iş performansa dönünce tüm görüşüm olumsuza döndü.
Hangi hızda seyrederseniz seyredin gazı köklediğinizde şanzıman yıldırım hızıyla vites düşürürken motorda sesini yükseltiyor ancak ses yükseldiğiyle kalıyor, performans ise ses ile doğru orantılı değil. Aracın 1295 kilogramlık ağırlığı ve içindeki 3 kişinin ağırlığını hesaba katsak bile performans olarak Civic'in oldukça gerisinde hissettiriyor.
- İç mekan genişliği. Aracın 2700 mm'lik aks aralığına rağmen iç mekanı hem bir önceki aracım yeni Civic'e göre hem de şu an ki aracım Cee'd'e göre daha dar. Ön taraftaki bu darlık benim gibi aracın kendisini sarmasını isteyen sürücüleri etkilerken daha ferah bir atmosfer bekleyen sürücülerin bu yönden Mazda3'ü beğenmesi zor görünüyor.
- Kepçe kulak aynalar. Bildiğiniz gibi ön camı aşırı eğimli araçlarda aynanın kapı çizgisinde çok ileriye yerleştirilemeyeceği gerçeğiyle birlikte araçta ön kelebek cam ve kepçe kulak misali kapıdan çıkan ayna tipi kullanılır. Ancak Mazda'da aşırı eğimli bir ön cam bulunmamasına ve ön kelebek cam bulunmamasına rağmen bu kepçe kulak aynalardan yerleştirilmiş. Dış tasarımda bulabildiğim belki yegane gözü tırmalayan kusur budur.
- Bagaj Hacmi. Sınıfına ve kasa tipine göre 419 litrelik bagaj oldukça küçük kalıyor.
- Model skalası ve doluluk. Aracın model skalası odukça kısıtlı. Gelecek sene prgrama alınacak 1.6 dizel seçeneği bir kenara bırakırsak şu an tek seçeneğiniz 1.5'lik motor. Aynı şekilde şu an gelen modellerde sunroof gibi opsiyonlar sunulmuyor.
Sonuç: Mazda3 özellikle tasarımı, şanzımanı, yol tutuşu ve iç mekan kalitesi gibi konularda öne çıkan bir araç ancak "tamamdır şimdi oldu" demek için 1.6 dizel gibi daha güçlü modelleri beklemek daha yerinde olacaktır.
Şahsi notum: 7/10
Bugün aslında bir arkadaşımla beraber Opel Astra J 1.6 136 BG test etmeyi planlıyorduk.
Ancak test randevusu için ayrılan araçta motor ile ilgili bir sorun olduğunu (Yakıt konusunda hassasmış...) belirttikleri için yolumuzun üzerinde bulunan Mazda bayisinde soluğu aldık; bayi çalışanları ricamızı kırmayıp uzun test sürüşü için kırmızı renk sedan bir Mazda3 tahsis ettiler.
Ekli dosyayı görüntüle 1646
+'ları:
- Dış tasarım. Sedan'ın tasarımı çok başarılı, çekici ve albenili duruyor. Kırmızı renk her ne kadar tercih etmeyeceğim bir renk olsa da araca çok yakışmış. 18" lik jantlarında etkisiyle aracın bütününe baktığımızda spor-sedan tarzına uyan tasarımı beğenmemek elde değil.
- Tüketim. Araç Benzinli ve tork konvertörlü otomatik şanzımana sahip olmasına rağmen ortalama tüketimi karmada 7,0 lt'ydi. Benzer parkurda bir önceki aracım olan yeni kasa Civic aracım ortalama 8,3-8,5 değerler sunardı. Bu açıdan Skyactiv-G teknolojili motorun başarılı yapısını kabullenmek gerekiyor.
- Şanzıman. Tork konvertörlü otomatik şanzıman ne normal kullanımda ne de sert kullanımda bir an bile bocalama yaşamıyor ve çift kavramalı salak robotizelerin gerekliliğini sorgulatacak kadar hızlı geçişler yapıyor.
Çok başarılı geçişlerinin haricinde direksiyonun arkasından ve vites kolu üzerinden manuel müdahele şansı sunan şanzımanın bence tek kusuru vites büyütmek isteiğinizde kolu kendinize doğru çekmeniz, vites küçültmek istediğinizde öne doğru itmeniz yani piyasadaki bir çok aracın tam tersi yönünde bu işlemleri yapmanız gerekmesi.
Buna rağmen özellikle geçişlerindeki kararlılığı ile piyasadaki en iyi 2-3 şanzımandan birisi bu şanzıman.
- İç mekan kalitesi. Aracın iç mekanında kapılar, konsolun üst kısımları gibi bir çok yerinde yumuşak ve kaliteli plastik kullanılmış. Alt kısımlarda ise ne çok sert ne de çok yumuşak plastik kullanılmış. Malzeme kalitesinin haricinde işçilik açısından araca baktığımızda 6.000 km'deki test aracının her hangi bir yerinde ses gelmiyor ve parça birleşim noktalarını dikkatle incelediğinizde bir kusur bulamıyorsunuz.
- Yol tutuş. E-5 üzerinde trafik el verdikçe zorladığım araç özellikle kavşak dönüşlerine hızlı girilen anlarda savrulmayarak tolerans limitinin ne kadar üst seviyelerde olduğunu kanıtladı. Bu anlarda aracı daha da zorlarsanız kayma ön taraftan başlıyor ancak bu limitlerde Focus bile yoldan kopmalar yaşıyacaktır. Özetle yol tutuşunu çok beğendim aracın.
- Direksiyon. Aracın direksiyonu ufak çapı ve etli yapısıyla göz dolduruyor. Aynı şekilde direksiyon sistemini, hem hassasiyetinin yüksek olması hemde yol hakkında oldukça net tepkileri sürücüye iletmesini sonucu çok başarılı buldum.
-'leri:
- Ön konsol tasarımı. Her şeyden önce yeni Mercedes modellerinde olduğu gibi Mazda3'tede orta konsolün üstüne emanet gibi duran ve gizlenemeyen 7" lik bir ekran konulmuş. Ekran her ne kadar işlevsel olsa da çok afedersiniz ama ortada en kibar tabirle "sap" gibi duruyor. Bu ekran gereken zamanlarda ya gizlenebilmeliydi veya orta konsola entegre edilmeliydi.
Ekli dosyayı görüntüle 1647
- Performans. Aracın yakıt tüketiminden bahsetmişken karşılaştırdığım Civic'e göre başarılı tüketimi iş performansa dönünce tüm görüşüm olumsuza döndü.
Hangi hızda seyrederseniz seyredin gazı köklediğinizde şanzıman yıldırım hızıyla vites düşürürken motorda sesini yükseltiyor ancak ses yükseldiğiyle kalıyor, performans ise ses ile doğru orantılı değil. Aracın 1295 kilogramlık ağırlığı ve içindeki 3 kişinin ağırlığını hesaba katsak bile performans olarak Civic'in oldukça gerisinde hissettiriyor.
- İç mekan genişliği. Aracın 2700 mm'lik aks aralığına rağmen iç mekanı hem bir önceki aracım yeni Civic'e göre hem de şu an ki aracım Cee'd'e göre daha dar. Ön taraftaki bu darlık benim gibi aracın kendisini sarmasını isteyen sürücüleri etkilerken daha ferah bir atmosfer bekleyen sürücülerin bu yönden Mazda3'ü beğenmesi zor görünüyor.
- Kepçe kulak aynalar. Bildiğiniz gibi ön camı aşırı eğimli araçlarda aynanın kapı çizgisinde çok ileriye yerleştirilemeyeceği gerçeğiyle birlikte araçta ön kelebek cam ve kepçe kulak misali kapıdan çıkan ayna tipi kullanılır. Ancak Mazda'da aşırı eğimli bir ön cam bulunmamasına ve ön kelebek cam bulunmamasına rağmen bu kepçe kulak aynalardan yerleştirilmiş. Dış tasarımda bulabildiğim belki yegane gözü tırmalayan kusur budur.
- Bagaj Hacmi. Sınıfına ve kasa tipine göre 419 litrelik bagaj oldukça küçük kalıyor.
- Model skalası ve doluluk. Aracın model skalası odukça kısıtlı. Gelecek sene prgrama alınacak 1.6 dizel seçeneği bir kenara bırakırsak şu an tek seçeneğiniz 1.5'lik motor. Aynı şekilde şu an gelen modellerde sunroof gibi opsiyonlar sunulmuyor.
Sonuç: Mazda3 özellikle tasarımı, şanzımanı, yol tutuşu ve iç mekan kalitesi gibi konularda öne çıkan bir araç ancak "tamamdır şimdi oldu" demek için 1.6 dizel gibi daha güçlü modelleri beklemek daha yerinde olacaktır.
Şahsi notum: 7/10